16 Mart 2013 Cumartesi


Elektronik imza ile başlattığımız “Çarpıp kaçmak bir kaza değil, bilinçli olarak bir insanın yaşamına kast etmektir.” kampanyamızı, ıslak imza ile destekleyip, yeterli sayıya ulaşıp, yasayı çıkartmak istiyoruz. 17 Mart 2013 pazar günü, saat 11.00-13.00 arası, Mecidiyeköy Cevahir Alışveriş Merkezi önünde ilk  imza standını açıyoruz. Desteğinize ve katılımınıza ihtiyacımız var.
Hepinizin çok iyi bildiği gibi, kazayı hepimiz yapabiliriz ama kaza sonrası  kaçmayız. Eğer insanız  ve vicdanımız var diyorsak, çarptığımız birini sokak ortasında bırakıp kaçarak “ölüme terk etmiş” olmayız. Neye gereksinimi olduğunu, ne halde olduğunu bilmeden bırakıp gitmek, bir ambulans bile çağırmamak, onun yaşam hakkını elinden almak ile eş değerdir .Bunun birisini silah ile öldürmekten bir farkı yoktur. 
“Çarpıp kaçmak bir kaza değil, bilinçli olarak bir insanın yaşamına kast etmektir.”
Yasa koyucuların ve de yasaları uygulayanların, bırakıp kaçanları olası kast hükümlerine göre yargılamasını ve bu tip eylemlerin  ikinci derecede cinayet ve ikinci derecede cinayete teşebbüs olarak kabul gören  yasal düzenlemelerin  yapılmasını ve uygulanmasını istiyoruz. Bu konuda lütfen desteğinizi esirgemeyin.
İmza Linki

2 Mart 2013 Cumartesi

Traji Trafikten Beşeri Trafiğe: Yasa değiştirmek için çok imzaya gereksinmemiz var...

Traji Trafikten Beşeri Trafiğe: Yasa değiştirmek için çok imzaya gereksinmemiz var...: Çarpıp kaçmak bir kaza değil, bilinçli olarak bir insanın yaşamına kast etmektir. İmza Link https://www.change.org/tr/kampanyalar/ça...

Yasa değiştirmek için çok imzaya gereksinmemiz var, Lütfen imzalayın...


Çarpıp kaçmak bir kaza değil, bilinçli olarak bir insanın yaşamına kast etmektir.
İmza Link
Trafik çarpışması sonucu, bir insanın yaşam hakkına kast etmek YANİ ÇARPIP KAÇMAK AVRUPA BİRLİĞİ ÜLKELERİ VE AMERİKA’DA UYGULANDIĞI GİBİ  2. DERECE CİNAYET OLARAK YARGILANMALI VE “OLASI KAST” OLARAK DAVA AÇILIP, SONUÇLANDIRILMALIDIR. Trafik Çarpışmaları ve trafik terörü, her gün alışkın olduğumuz haberler. Kayıplar, yaralanmalar, sonrasında kalıcı sakatlıklar, yol ortasına savrulmuş araçlar ve insanlar. Ve genel olarak 3 çarpışma haberinden birinde “çarpıp kaçan araç aranıyor” cümlesi …
BİLİYOR MUSUNUZ?
Resmi olmayan rakamlara göre her yıl 10.000 kişi yollarda hayatını kaybediyor…
Trafik çarpışmaları sonucu hayatını kaybeden her 100 insandan 26’sı bir çocuk.
Trafik çarpışmaları sonucu hayatını kaybeden 4 kişiden biri 9 yaşının altında.
Trafik çarpışmaları 45 yaş altı ölümlerin ana etkeni …
VE BİLİYOR MUSUNUZ ÇARPIP KAÇARAK BİR İNSANIN HAYATINA KAST ETTİĞİNİZDE, EKSTRA BİR CEZA ALMADIĞINIZI  biliyor muydunuz?
Trafik kazaları ülkemizde ve dünyada her gün, birçok ailenin hayatını karartmaya devam ediyor. Kaza nedeni ile yaşanan acı kayıplar, yaralanmalar ve sakat kalmalar, mağdurların ve mağdur yakınlarının yaşam kalitesini düşürüyor.  Kaza sonrası, özellikle yargı safhasında verilen/alınan cezaların yetersizliği, mağdurların acıları ve kayıplarının yanında haklı olduklarını ispatlama/kanıtlama çabaları,  adalet ve sigorta kurumları ile yaşanan iletişimsizlik, ortaya çıkan sorunların çözümsüz kalmasına neden oluyor. Kaza, kazayı hepimiz yapabiliriz ama kaza sonrası hepimiz kaçmayız.
Eğer insansak ve vicdanımız varsa çarptığımız birini sokak ortasında bırakıp kaçarak “ölüme terk etmiş” oluruz. Neye gereksinimi olduğunu, ne halde olduğunu bilmeden bırakıp gitmek, bir ambulans bile çağırmamak, onun yaşam hakkını elinden almak ile eş değerdir.
 “Çarpıp kaçmak bir kaza değil, bilinçli olarak bir insanın yaşamına kast etmektir.”
Ve Yasa Koyucuların ve de yasaları uygulayanların,  bırakıp kaçanları olası kast hükümlerine göre yargılamasını ve bu tip eylemlerin  ikinci derecede cinayet ve ikinci derecede cinayete teşebbüs olarak kabul gören  yasal düzenlemelerin  yapılmasını ve uygulanmasını istiyoruz.